Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), 23 Nisan 1920 tarihinde kurularak Türkiye Cumhuriyeti'nin ibaresi haline gelmiştir. Ülkenin çağdaş demokratik bir düzen kurmasını sağlayan bu önemli yapı, Milli Mücadele döneminde bağımsızlık mücadelesinin merkez üssü olmuştur. 105 yıllık tarihi boyunca birçok zorlukla yüzleşen TBMM, her dönemde halkın iradesini temsil eden ve çoğulcu demokrasinin güçlenmesine katkı sağlayan bir kurum olarak varlığını sürdürmüştür.
TBMM’nin kurulması, Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde yaşanan çalkantılı siyasi süreçlerin sonucudur. 1918'deki Mondros Ateşkes Antlaşması’ndan sonra Türkiye, işgal altına girmiş ve bu durum, ulus bilincinin uyanmasına yol açmıştır. Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin bağımsızlığını kazanabilmesi için bir meclis kurulması gerektiğine inanmış ve bu doğrultuda TBMM’nin kuruluşunu sağlamıştır. Meclis, başlangıçta 300 milletvekili ile faaliyete geçmiş ve zamanla bu sayı artmıştır.
TBMM, kuruluşundan itibaren birçok önemli karara imza atmış, Kurtuluş Savaşı sırasında ordunun mali kaynaklarını oluşturmuş ve1946 yılında çok partili sisteme geçişin önünü açmıştır. 1921 Anayasası’nın kabulüyle birlikte, meclis, sadece yasama organı değil, aynı zamanda yürütme yetkisini de elinde bulunduran bir yapı haline gelmiştir. Bu durum, TBMM’nin güçlenmesine ve Türk milletinin iradesinin güçlü bir şekilde yansıtılmasına zemin hazırlamıştır.
Günümüzde TBMM, Türkiye’nin demokratik yapısını ve toplumsal katılımcılığını önemseyen bir organ olarak karşımıza çıkmaktadır. Meclisteki siyasi partiler, halkın beklentilerini yansıtan yasaların çıkarılması ve denetimin sağlanması konusunda büyük bir sorumluluk taşımaktadır. Bu bağlamda, TBMM’nin insan hakları, kadın hakları, çocuk hakları ve çevre gibi konularda da aktif bir rol üstlenmesi gerekmektedir.
Son yıllarda TBMM, sosyal adalet ve toplumsal eşitlik konularında önemli yasaların geçmesini sağlamış; etkili bir muhalefet ile de bu yasaların denetimini üstlenmiştir. Özellikle kadınların çalışma hayatında daha etkin rol oynamaları ve özgürlüklerini artıracak düzenlemeler, TBMM’nin gündemindeki öncelikli konular arasında yer almaktadır. Meclisin bu misyonu, sadece yasama işlemleriyle kısıtlı kalmayıp, aynı zamanda toplumun her kesiminin demokratik hayata katılımını teşvik eden faaliyetler de yürütmektedir.
105 yıl boyunca TBMM, Türk milletine hizmet etmekte ve demokrasinin üretkenliğini göstermekte olan yapısıyla Türkiye’nin geleceğini şekillendirmeye devam etmektedir. Cumhuriyet'in ilelebet korunması ve geliştirilmesi, TBMM'nin üstlendiği role bağlıdır. Geçmişte olduğu gibi günümüzde de TBMM, halkın iradesini yansıtan bir mecra olma görevini kararlılıkla yürütmektedir.
Sonuç olarak, TBMM’nin 105. yaşı, sadece bir yaş dönümünden ibaret değil; aynı zamanda Türk milletinin aziz mücadelesinin ve demokrasinin simgesi olarak anılmalıdır. Milletvekillerinin sürdürdüğü çalışmalar ve alınan kararlar, Türkiye’nin aydınlık geleceği için büyük önem taşımaktadır. TBMM, geçmişten gelen mirasını ve sorumluluğunu taşıyarak, daha demokratik bir Türkiye için yoluna devam etmektedir.